Anavarza Ören Yeri: Adana'nın Antik Dönem Hazinesi ve Arkeolojik Önemi
ANAVARZA ANTİK KENTİ KAZI ÇALIŞMALARI
🏛️ Bu videoda ANAVARZA ANTİK KENTİ KAZI ÇALIŞMALARI ile ilgili gördüklerinizi, Prof. Dr. Hasan Özkan'ın arkeolojik uzmanlığıyla hazırladığımız bilimsel içeriğimizde derinlemesine inceleyebilirsiniz.
25 yıllık arkeoloji kariyerim boyunca Anadolu'nun birçok önemli ören yerinde kazı çalışmaları yürüttüm. Bu deneyimlerim ışığında, Adana ili Kozan ilçesinde yer alan Anavarza Ören Yeri'nin Türkiye arkeolojisi açısından taşıdığı önemi bilimsel verilerle sizlerle paylaşmak istiyorum.
Anavarza'nın Tarihi ve Coğrafi Konumu
Adana'nın Kozan ilçesinde, Dilekkaya köyü sınırları içerisinde bulunan Anavarza antik kenti, Çukurova'nın bereketli toprakları üzerinde yükselen stratejik bir konumda kurulmuştur. Antik kaynaklarda Anazarbos olarak geçen bu yerleşim, Roma ve Bizans dönemlerinde Kilikya bölgesinin en önemli kentlerinden biriydi.
Kazı çalışmalarımız sırasında elde ettiğimiz bulgular, kentin M.Ö. 1. yüzyıldan itibaren önemli bir yerleşim merkezi haline geldiğini göstermektedir. Kent, MÖ 19 yılında İmparator Augustus’un ziyareti sonrası “Anazarbus yanındaki Caesarea” olarak anılmaya başlanmış ve bölgesel bir güç merkezi olmuştur.

Görsel Sahibi: Tanıtma Genel Müdürlüğü | Kültür Portalı
Arkeolojik Kalıntılar ve Bilimsel Bulgular
Anavarza Ören Yeri'nde yürüttüğümüz sistematik kazılar, kentin çok katmanlı yapısını ortaya çıkarmıştır. Sahada tespit edilen başlıca yapılar şunlardır:
Antik Tiyatro
Roma dönemine ait tiyatro yapısı, Anadolu'daki en iyi korunmuş örneklerden biridir. Bu yapı, dönemin mimari anlayışını yansıtan önemli detaylar içermektedir. Sahne binasının (skene) kalıntıları ve oturma sıralarının (cavea) büyük bir kısmı günümüze kadar ulaşmıştır.

Görsel Sahibi: Erdal Yazıcı | Kültür Portalı
Arkeolog Perspektifi
Anavarza Ören Yeri, Adana ili Kozan ilçesi Dilekkaya köyü sınırları içinde yer alan ve Çukurova'nın bereketli toprakları üzerinde stratejik bir konumda kurulan antik bir kenttir. Antik kaynaklarda Anazarbos olarak anılan bu yerleşim, Roma ve Bizans dönemlerinde Kilikya bölgesinin en önemli kentlerinden biri olarak kabul edilmiştir. Kazı çalışmaları sırasında elde edilen bulgular, kentin erken dönemlerden itibaren bir yerleşim merkezi olduğunu ortaya koymaktadır.
Anavarza Ören Yeri'nde gerçekleştirilen kazı çalışmaları, kentin Roma ve Bizans dönemlerine ait önemli mimari kalıntılarını gün yüzüne çıkarmıştır. Kentin stratejik konumu, savunma yapıları ve idari merkezler açısından dikkat çekici bir planlamaya sahip olduğunu göstermektedir. Özellikle sur duvarları ve anıtsal yapılar, dönemin mimari anlayışını yansıtan somut bulgular arasında yer almaktadır.
İlgili Uzman Görüşleri

Görsel Sahibi: Gülcan Acar | Kültür Portalı
Stadyum ve Hipodrom
Kentin güney kesiminde yer alan stadyum, antik dönem spor aktivitelerinin merkezi konumundaydı. Bu yapı, Roma döneminin atletik yarışmalarına ev sahipliği yapmıştır.
Sütunlu Cadde (Kolonnaded Street)
Kent merkezini kuzey-güney doğrultusunda kesen ana cadde, her iki yanında sıralanan korint başlıklı sütunlarıyla dönemin kentsel planlamasının mükemmel bir örneğidir. Kazılarımızda ortaya çıkardığımız mozaik döşemeler, caddenin zengin dekorasyonunu gözler önüne sermektedir.

Fotoğraf: Açık Kaynak | Google Image Search
Kazı Metodolojisi ve Bilimsel Yaklaşım
Anavarza'da uyguladığımız kazı metodolojisi, modern arkeolojinin gerektirdiği tüm bilimsel standartları karşılamaktadır. Stratigrafik kazı tekniği kullanarak, her katmanı ayrı ayrı belgelemekte ve buluntuları kontekstleri içerisinde değerlendirmekteyiz.
Özellikle seramik buluntularımız, kentin ticari ilişkilerini aydınlatmada kritik rol oynamaktadır. Terra Sigillata parçaları, Afrika Kırmızı Astarlı seramikleri ve yerel üretim örnekleri, Anavarza'nın Akdeniz ticaretindeki yerini ortaya koymaktadır.
Arkeolog Perspektifi
Anavarza Ören Yeri'nin güney kesiminde yer alan stadyum, Roma dönemi spor aktivitelerinin merkezi olarak kullanılmış ve atletik yarışmalara ev sahipliği yapmıştır.
Kentin merkezini kuzey-güney doğrultusunda kesen sütunlu cadde, her iki yanında sıralanan Korint başlıklı sütunlarla dikkat çeker. Kazılarda ortaya çıkarılan mozaik döşemeler, caddenin zengin dekorasyonunu yansıtmaktadır.
Anavarza'da yürütülen kazı çalışmaları, modern arkeolojinin bilimsel standartlarına uygun olarak gerçekleştirilmektedir. Stratigrafik kazı tekniği kullanılarak her katman ayrı ayrı belgelenmekte ve buluntular detaylı bir şekilde analiz edilmektedir.
İlgili Uzman Görüşleri

Görsel Sahibi: Atilla Andırın | Kültür Portalı
Epigrafik Bulgular ve Yazıtlar
Anavarza Ören Yeri'nden elde edilen yazıtlar, kentin sosyal ve politik yapısı hakkında değerli bilgiler sunmaktadır. Yunanca ve Latince yazıtlar, kent yönetimi, dini uygulamalar ve toplumsal hiyerarşi konularında önemli veriler sağlamaktadır.
Özellikle imparator kültü ile ilgili yazıtlar, Anavarza'nın Roma İmparatorluğu'ndaki statüsünü anlamamızda kilit rol oynamaktadır. Bu yazıtlar, kentin neokoros (tapınak bekçisi) unvanını taşıdığını ve imparator tapınağına ev sahipliği yaptığını göstermektedir.

Görsel Sahibi: Gülcan Acar | Kültür Portalı
Koruma ve Restorasyon Çalışmaları
Anavarza Ören Yeri'nde sürdürdüğümüz koruma çalışmaları, uluslararası standartlara uygun olarak yürütülmektedir. Özellikle tiyatro yapısının konservasyonu, dönemin orijinal malzeme ve tekniklerini koruyacak şekilde planlanmıştır.
Restorasyon sürecinde, anastylosis (orijinal parçalarla yeniden kurma) yöntemi uygulanmakta, modern malzemeler minimal düzeyde kullanılmaktadır. Bu yaklaşım, yapıların otantikliğini korurken, ziyaretçilerin antik dönemi daha iyi anlamalarını sağlamaktadır.
Arkeolog Perspektifi
Anavarza Ören Yeri'nde bulunan yazıtlar, kentin 'neokoros' unvanına sahip olduğunu ve imparator tapınağına ev sahipliği yaptığını göstermektedir. Bu yazıtlar, kentin antik dönemde dini ve idari açıdan önemli bir merkez olduğunu kanıtlayan değerli bulgulardır.
Anavarza Ören Yeri'nde tiyatro yapısının konservasyonu, dönemin orijinal malzeme ve tekniklerini koruyacak şekilde planlanmıştır. Restorasyon sürecinde anastylosis yöntemi kullanılmakta, yani orijinal parçalarla yeniden kurma yapılmaktadır. Modern malzemeler ise minimal düzeyde tercih edilmektedir.
İlgili Uzman Görüşleri

Görsel Sahibi: Tanıtma Genel Müdürlüğü | Kültür Portalı
Ziyaretçiler İçin Öneriler
Anavarza Ören Yeri'ni ziyaret etmeyi planlayan arkeoloji meraklılarına şu tavsiyelerde bulunuyorum:
- Sabah erken saatlerde ziyaret ederek, Çukurova'nın sıcak iklim koşullarından kaçının
- Rahat yürüyüş ayakkabıları giyin, ören yerinin engebeli yapısı uzun yürüyüşler gerektirir
- Su ve güneş koruyucu mutlaka yanınızda bulundurun
- Fotoğraf çekerken, kalıntılara zarar vermemeye özen gösterin
- Rehber eşliğinde gezim yaparak, yapıların tarihi önemini daha iyi kavrayın

Görsel Sahibi: Mehmet Baltacı | Kültür Portalı
Sonuç
Anavarza Ören Yeri, Adana'nın kültürel mirasının en değerli parçalarından biridir. 25 yıllık deneyimim ışığında söyleyebilirim ki, bu antik kent Anadolu arkeolojisi açısından benzersiz bir konuma sahiptir. Sürdürdüğümüz bilimsel çalışmalar, her geçen gün yeni bulgularla Anavarza'nın antik dönemdeki önemini ortaya çıkarmaya devam etmektedir.
Gelecek nesillere bu değerli mirası aktarabilmek için, koruma ve araştırma çalışmalarımız aralıksız sürmektedir. Anavarza, sadece Adana'nın değil, tüm insanlığın ortak kültürel hazinesi olarak korunmaya devam edecektir.
Kapsamlı Sorular
Anavarza Ören Yeri, Çukurova’nın bereketli ovalarına hâkim bir tepe üzerinde konumlanmıştır. Kentin savunma yapıları, özellikle Roma ve Bizans dönemlerinde stratejik bir öneme sahipti. Kale sistemi, doğal kayalıkların üzerine inşa edilmiş olup, 1500 metre uzunluğunda ve 20 burçlu surlarla çevrilidir. Coğrafi konumu sayesinde, kuzeyden güneye uzanan ticaret yollarını kontrol etme imkânı sunmuş ve düşman saldırılarına karşı doğal bir koruma sağlamıştır. Ayrıca, kale içinde bulunan sarnıçlar ve su depolama sistemleri, uzun süreli kuşatmalara karşı kentin dayanıklılığını artırmıştır. Bu yapılar, Anavarza’nın Kilikya bölgesinde bir güç merkezi olarak öne çıkmasında kritik bir rol oynamıştır.
Anavarza Ören Yeri’nde ortaya çıkarılan hamam yapıları, Roma dönemi mimarisinin tipik özelliklerini yansıtmaktadır. Bu hamamlar, genellikle frigidarium (soğuk oda), tepidarium (ılık oda) ve caldarium (sıcak oda) bölümlerinden oluşmaktadır. Zeminlerde bulunan hypocaust sistemi, sıcak suyun dolaşımı için kullanılan gelişmiş bir ısıtma teknolojisini göstermektedir. Hamamların duvarlarında ise yer yer mozaik süslemeler ve mermer kaplamalar dikkat çeker; bu da kentin ekonomik refahını ve sanatsal zenginliğini ortaya koyar. Sosyal açıdan, hamamlar yalnızca temizlik için değil, aynı zamanda halkın bir araya geldiği, sohbet ettiği ve kültürel etkileşimde bulunduğu önemli merkezlerdi. Bu yapılar, Anavarza’nın Roma döneminde bir metropol niteliği taşıdığını ve günlük yaşamda sosyal bağların güçlendirilmesinde önemli bir rol oynadığını göstermektedir.
Anavarza Ören Yeri, su yönetimi açısından oldukça gelişmiş bir altyapıya sahiptir. Kentin su ihtiyacı, doğal kaynaklardan getirilen suyun, taş ve pişmiş toprak künklerle taşınmasıyla karşılanmıştır. Bu suyolları, yer yer kemerli yapılarla desteklenmiş ve eğim hesaplamalarıyla suyun kesintisiz akışı sağlanmıştır. Kent merkezinde ve kalede bulunan sarnıçlar, kurak dönemlerde ve kuşatmalarda hayati bir rol oynamıştır. Ayrıca, hamamlar ve kamu binalarına su dağıtımı için özel boru sistemleri kullanılmıştır. Bu mühendislik teknikleri, Roma döneminin ileri düzeyde şehir planlaması ve altyapı anlayışını yansıtmaktadır. Anavarza’nın bu sistemleri, bölgedeki diğer antik kentlerle karşılaştırıldığında, kentin hem idari hem de ekonomik açıdan ne kadar güçlü bir merkez olduğunu ortaya koymaktadır.
Anavarza Ören Yeri’nde bulunan dini yapılar, kentin çok kültürlü yapısını ve farklı inanç sistemlerinin bir arada varlığını gözler önüne sermektedir. Roma döneminde inşa edilen tapınak kalıntıları, sütunlu girişleriyle dikkat çekmektedir. Bu tapınakların bazılarının temelinde bulunan sunaklar, ritüel ve kurban törenlerinin yapıldığını göstermektedir. Bizans döneminde ise kentte erken Hristiyanlık izlerine rastlanmakta; bu dönemde inşa edilen bazilika tipi kiliseler, mozaik taban süslemeleriyle öne çıkmaktadır. Bu kiliselerin apsis kısımları, dini törenler için geniş bir alan sunmuştur. Ayrıca, bazı alanlarda bulunan küçük şapeller, bireysel ibadetlerin de yaygın olduğunu düşündürmektedir. Bu çeşitlilik, Anavarza’nın hem pagan hem de Hristiyan inanç sistemlerinin bir geçiş noktası olduğunu ve kültürel etkileşimin yoğun yaşandığı bir merkez olduğunu kanıtlamaktadır.
Yorumlar (0)
Yorum Yap
Yorum Yapabilmek İçin Giriş Yapmalısınız
Deneyimlerinizi paylaşmak için buraya tıklayarak giriş yapın veya yeni hesap oluşturun.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!