Burdur Bakibey Konağı: Resimleri ve Fotoğraf Galerisi

Divanbaba Caddesi'nde yürürken karşınıza çıkan bu muhteşem yapı, 17. yüzyıldan günümüze uzanan bir hikayeyi anlatıyor. Bakibey Konağı'nın beyaz duvarları ve geleneksel ahşap pencereleri, Osmanlı sivil mimarisinin en güzel örneklerinden birini oluşturuyor. Taş döşeli yolda durduğunuzda, asırlık geçmişin sessizce fısıldadığını hissedeceksiniz.

Geniş avluya adım attığınızda, 1830'larda Reşit Bey'in sahip olduğu bu konağın ihtişamını yaşayacaksınız. Üst kattaki balkonlar ve süslü taş işçiliği, dönemin ustalarının maharetini gözler önüne seriyor. Kemerli pencereler arkasında saklanan hikayeler, her köşede sizi bekliyor.

Alaturka kiremitlerle örtülü beşik çatısı, konağın en karakteristik özelliklerinden biri. Saçak altlarındaki boyalı çıtalar ve süslü sivri kemerler, Osmanlı döneminin estetik anlayışını yansıtıyor. Bu detaylar, yapının 1988'deki restorasyonunda özenle korunmuş.

Taş merdivenle üst kata çıkarken, zemin kattaki ahır ve ambarların üzerindeki yaşam alanlarına doğru yükseliyorsunuz. Ahşap sütunlar üzerinde yükselen üst kat, masif kerpiç duvarlarıyla sağlamlığını koruyor. Her basamak, geçmişe doğru atılan bir adım gibi.

Bahçeye ve ara sokağa bakan geniş eyvan, konağın en özel köşesi. Kemerli açıklıklar ve tahta desteklerle oluşturulan bu alan, ailenin günlük yaşamının merkezi olmuş. Buradan Burdur'un eski mahallelerini seyreden nesiller, şimdi sizin hayal gücünüzde canlanıyor.

Yüksek çatının altındaki geometrik desenler, Türk-İslam sanatının inceliklerini taşıyor. İç kısımdaki süslü tavan, ustalarının el emeğiyle şekillenmiş. Bu alan, konağın mimari zenginliğinin ilk işaretlerini veriyor ve içerideki güzelliklere hazırlık yapıyor.

İçeri adım attığınızda, renkli ve süslü tavanın altında kendinizi tarihte buluyorsunuz. Geniş alan, ahşap zeminle sıcaklık katıyor. Geometrik desenlerle bezeli tavan, Kültür Bakanlığı'nın 1988'deki titiz restorasyonunun meyvesi olarak karşınızda duruyor.

Duvarların renkli motifleri ve tavanın karmaşık geometrik desenleri, konağın sanatsal değerini ortaya koyuyor. Her detay, Osmanlı döneminin estetik anlayışını yansıtırken, altın ve gümüş varak kaplamalar göz alıcı bir atmosfer yaratıyor.

Yeşil ve kırmızı toprak boyalarla süslü çıtalı eyvan tavanı, konağın en etkileyici unsurlarından biri. Tavanın ortasındaki süsleme, kalem işi motiflerle bezeli. Bu renkler, yüzyıllar boyunca solmayan bir güzelliği temsil ediyor.

Altın rengi detaylarla süslenmiş tavan, konağın en görkemli alanlarından birini oluşturuyor. Duvarların geleneksel el işçiliği, dönemin usta ellerinin maharetini kanıtlıyor. Bu mekan, Ahmet Paşa veya Çelik Mehmet Paşa döneminin ihtişamını yaşatıyor.

Renkli desenlerle kaplı duvarlar ve geometrik şekillerle süslenmiş tavan, Türk sanatının en güzel örneklerini sunuyor. Her motif, ustalarının titizlikle işlediği bir hikaye anlatıyor. Bu detaylar, konağın kültürel önemini gözler önüne seriyor.

Zengin ahşap işçiliği ve renkli desenlerden oluşan paneller, konağın en değerli unsurları arasında. Duvar süslemeleri, geleneksel Türk el sanatlarının doruk noktasını temsil ediyor. Bu paneller, restore edilirken özenle korunmuş ve gelecek nesillere aktarılmış.

Başoda'nın karmaşık geometrik desenleri ve ortasındaki dekoratif aydınlatma, konağın en özel alanını oluşturuyor. Vitray pencereler, dolap kapakları ve nişlerle zenginleşen bu oda, ailenin en değerli misafirlerini ağırladığı yer olmuş.

Merkezde yer alan altıgen şekil, altın renginde geometrik motiflerle bezeli tavan göbeği, konağın en etkileyici sanat eseri. Çevresindeki renkli çiçek motifleri, kalem işi süslemelerin en güzel örneklerini sunuyor. Bu detay, Osmanlı saray sanatının izlerini taşıyor.

Geniş salonun simetrik altın renkli desenleri ve geleneksel Türk dekorasyon unsurları, konağın sosyal yaşamının merkezi olan bu alanı özel kılıyor. Eski tarz ahşap mobilyalar, dönemin yaşam tarzını günümüze taşıyor.

Yeşil ağaçlarla çevrili bahçede, taşlarla döşenmiş zemindeki geleneksel kuyu, konağın günlük yaşamının izlerini taşıyor. Bu açık alan, ailenin doğayla iç içe yaşadığı anları hatırlatıyor. Islak zemin, yağmurun ardından temizlenen bir geçmişi simgeliyor.

Terastan bakıldığında, turuncu kiremitli çatılar arasında uzanan Burdur'un tarihi dokusu gözlerinizin önünde canlanıyor. Bakibey Konağı'ndan ayrılırken, bu eşsiz mirasın korunması gereken bir hazine olduğunu hissediyorsunuz. Asırlık hikayeler kalbinizde yaşamaya devam edecek. Görüşmek üzere!