Burdur Piribaşlar Kültür ve Sanat Evi: (Resimleri Sesli Dinle + Galeri Belgesel Modu)

Oluklaraltı Caddesi'nde yürürken karşınıza çıkan bu beyaz cepheli yapı, 19. yüzyıldan günümüze uzanan bir hikaye anlatıyor. Piribaşlar Konağı'nın ahşap çerçeveli pencereleri ve kırmızı kiremitleri, Osmanlı sivil mimarisinin güzel örneklerinden. Taş temel üzerine yükselen kerpiç duvarlar, yüzyılları aşan ustalığın kanıtı. Bu iki katlı yapı, Burdur'un kültürel mirasını yaşatmaya devam ediyor.

Geleneksel ile modern arasındaki köprü tam da böyle kurulur. Piribaşlar Konağı'nın restore edilmiş cephesi, koyu ahşap çerçeveleriyle beyaz duvarların arasında mükemmel bir denge yakalıyor. 2011'de Kültür ve Sanat Evi olarak yeniden doğan bu yapı, Burdur Belediyesi'nin özenli çalışmasının meyvesi. Alt kattaki dükkânlar, üst kattaki salonlar hâlâ orijinal planını koruyor.

Her detayında özenin görüldüğü bu konakta, ahşap işçiliği özellikle etkileyici. Çatıdaki kırma yapı ve alaturka kiremitler, Osmanlı döneminin karakteristik özelliklerini taşıyor. Beyaz badanalı duvarlar, bağdadi tekniğiyle inşa edilmiş. 1940'larda eklenen müştemilat bölümleri, yapının işlevselliğini artırmış. Cumbalı odalar ve geniş pencereler, dönemin yaşam tarzını yansıtıyor.

Sokak köşesinde duran bu tarihi yapılar, Oluklaraltı Caddesi'nin karakterini belirliyor. Piribaşlar Konağı, Mısırlılar Evi ile birlikte caddenin en değerli mirasları arasında. Geleneksel mimari özellikler taşıyan bu binalar, Burdur'un sivil mimarlık geleneğinin canlı örnekleri. Geniş pencereler ve beyaz cepheler, dönemin estetik anlayışını günümüze taşıyor.

Yokuşun üzerinde yükselen konak, çevresindeki doğal topografyayla uyum içinde. Üst katlardaki geniş pencereler, iç mekanları aydınlatırken şehre de güzel bir görünüm sunuyor. Ahşap pencere çerçeveleri, orijinal malzeme kullanımının devam ettiğini gösteriyor. Bu konum, yapının hem işlevsel hem de estetik açıdan düşünülerek inşa edildiğinin kanıtı.

İçeri adım attığınızda, ahşap merdivenin sıcaklığı sizi karşılıyor. Koridorun sonundaki aydınlık alan, konağın iç mekan düzenlemesini gösteriyor. Açık renkli duvarlar ve ahşap elemanlar, restore sürecinde orijinal karakterin korunduğunu kanıtlıyor. Bu merdiven, alt kattaki dükkânlardan üst kattaki salon ve odalara çıkışı sağlıyor. Geçmişin izlerini taşıyan her basamak, hikaye anlatıyor.

Konağın içindeki ahşap dolap, dönemin yaşam kültürünü yansıtıyor. Metal süs eşyaları ve tepsi, Osmanlı hanelerinin günlük yaşamından izler taşıyor. Duvardaki objeler, kültür ve sanat evinin sergileme işlevini yerine getiriyor. Bu iç mekan düzenlemesi, 2011'den beri sürdürülen kültürel faaliyetlerin bir parçası. Her eşya, geçmişle bugün arasında köprü kuruyor.

Vitrin içindeki geleneksel müzik aletleri, Türk kültürünün zenginliğini gözler önüne seriyor. Cura, zilli maşa, kabak kemane... Her enstrüman, yüzyıllar boyunca süren müzik geleneğimizin temsilcisi. Kültür ve Sanat Evi olarak işlev gören konakta, bu tür sergiler düzenli olarak yer alıyor. 2017'de Kent Tanıtım Evi olarak da tescillenen yapı, kültürel mirasımızı yaşatmaya devam ediyor.

Ahşap tavan ve zeminiyle sıcacık bir atmosfer sunan bu oda, konağın ruhunu en iyi yansıtan mekan. Büyük pencerelerden süzülen doğal ışık, soft renklerdeki duvarları aydınlatıyor. Cumbalı bölümün bir parçası olan bu salon, Osmanlı döneminin yaşam tarzını günümüze taşıyor. Piribaşlar Konağı'nda geçirdiğimiz bu keyifli yolculuk sona ererken, tarihin sıcaklığını hissettiren bu mekanın etkisinde kalıyoruz. Görüşmek üzere!