Oylum Höyük kazıları
Bu videoda Oylum Höyük kazıları hakkında gördüklerinizi, aşağıdaki detaylı rehberimizde uzman görüşleri ve pratik bilgilerle destekliyoruz.
Kilis Oylum Höyük: Merkez'in Jeolojik Hafızasını Koruyan Antik Yerleşim
Kilis Ovası'nın doğu-güneydoğusunda, Gaziantep-Kilis karayolu üzerinde yükselen Oylum Höyük, jeolojik ve arkeolojik açıdan büyüleyici bir yapıdır. 460x320 metre taban boyutları ile Güneydoğu Anadolu'nun en büyük höyüklerinden biri olan bu oluşum, biri 22 metre (kuzey), diğeri 37 metre (güney) yüksekliğinde iki ayrı yükseltiden oluşur ve bu iki tepe bir boyunla birbirine bağlanır. Kilis il merkezine sadece 7 kilometre uzaklıkta bulunan höyük, Bereketli Hilal coğrafyasının kuzeybatısında stratejik bir konumda yer alır.
Jeolojik Konum ve Doğal Yapı
Oylum Höyük, doğu-batı yönünde Fırat Vadisi ile Amik Ovası, kuzey-güney yönünde ise Kuzey Suriye ile Anadolu Platosu arasındaki kesişme noktasında bulunur. Bu konum, jeomorfolojik açıdan son derece önemlidir çünkü farklı jeolojik birimlerin buluştuğu bir geçiş zonunda yer alır. Höyüğün batısında akan Akpınar Deresi, bölgenin hidrojeolojik dinamiklerini anlamak için önemli bir göstergedir. Kilis Ovası'na hakim konumu sayesinde, höyük çevresindeki jeomorfolojik yapıları gözlemlemek için ideal bir noktadır.
İki yükseltiden oluşan yapısı, höyüğün farklı dönemlerde farklı alanlarda yoğunlaşan yerleşim faaliyetlerinin bir sonucudur. Güney yükseltisinin 37 metrelik yüksekliği, binlerce yıllık insan faaliyetinin katman katman biriktiği bir jeolojik arşiv niteliğindedir. Bu tür antropojenik tepeler, doğal jeolojik süreçlerle birlikte insanın çevreyi nasıl şekillendirdiğini gösteren eşsiz örneklerdir.
Oylum Höyük, Kilis’in Merkez ilçesine bağlı Oylum Köyü'nde yer alan ve yerleşik hayata dair önemli arkeolojik kalıntılar sunan bir alandır.Jeomorfolojik açıdan, bu höyük, bölgedeki tektonik süreçler ve toprak hareketlerinin bir sonucu olarak oluşmuş olup, doğal sit alanlarının jeolojik önemini gözler önüne seriyor.
Fotoğraf: morkelebekistan | Instagram
Höyüğün Katmanları ve Jeolojik Hafıza
Oylum Höyük, Geç Kalkolitik Çağ'dan (MÖ 3500-3000) günümüze kadar yaklaşık 5500 yıllık kesintisiz yerleşim barındırır. Bu uzun süreç, höyüğün stratigrafik katmanlarında açıkça okunabilir. Her bir kültür katmanı, farklı dönemlerin yapı malzemelerini, inşa tekniklerini ve çevresel koşullarını yansıtan jeolojik bir kayıt sunar. 1987 yılında Prof. Dr. Engin Özgen başkanlığında başlayan ve 2012'den itibaren Prof. Dr. Atilla Engin yönetiminde devam eden kazı çalışmaları, bu katmanları sistematik olarak ortaya çıkarmaktadır.
Oylum Höyük Jeolojik Özellikleri
Oylum Höyük, Fırat Vadisi ile Amik Ovası ve Kuzey Suriye ile Anadolu Platosu arasındaki kesişim noktasında yer alır. Bu stratejik konum, farklı jeolojik birimlerin buluştuğu bir geçiş zonunda bulunmasından dolayı jeomorfolojik açıdan büyük önem taşır.
Oylum Höyük'ün batısında yer alan Akpınar Deresi, bölgenin hidrojeolojik dinamiklerinde önemli bir rol oynar. Bu su kaynağı, alüvyal ovadaki verimli toprakları besleyerek binlerce yıldır yerleşimin devamlılığını sağlamıştır.
Uzman Dilara Koç'ın Oylum Höyük'in özetlemesini ister misiniz?
İlgili Uzman Görüşleri
Oylum Höyük, Kilis'in merkezine yakın Oylum Köyü'nde yer alır ve hem tarihsel kalıntıları hem de çevresindeki jeomorfolojik yapılarıyla dikkat çeker. Bu höyük, geçmiş uygarlıkların izlerini taşıyan bir arkeolojik zenginlik olmanın yanı sıra, çevresindeki karstik yapılar ve doğal sit alanlarıyla jeolojik önemi de barındırır. Bölge, ziyaretçilerine tarih ve doğanın bütünleştiği eşsiz bir manzara sunar.
Fotoğraf: arkeolojihaber | Instagram
Oylum Höyük, Kilis'te yer alan ve antik dönemden kalma önemli arkeolojik kalıntılarıyla Türkiye'nin kültürel mirasını zenginleştiren bir höyüktür. Yüksek bir perspektiften bakıldığında, höyük çevresindeki doğal jeomorfolojik yapılar ve tarihi katmanlar gözlemlenebilir, bu da bölgenin jeolojik ve arkeolojik önemini pekiştirir. Bu sit alanı, Ulisum, Ullis ve diğer isimlerle de anılarak farklı medeniyetlerin izlerini taşımaktadır.
Fotoğraf: arkeolojihaber | Instagram
Kalkolitik-Tunç Çağı katmanında yangın geçirmiş kerpiç duvarlı yapılar tespit edilmiştir. Kerpiç, alüvyal toprakların kurutulmasıyla elde edilen bir yapı malzemesidir ve bölgenin jeolojik özelliklerini yansıtır. Yangın izleri, yüksek sıcaklıkta pişmiş toprak katmanları olarak stratigrafide belirgindir. Helenistik Dönem katmanında ise büyük taş bloklarla yapılmış anıtsal bir yapı bulunmuştur; bu taş blokların kaynağı, bölgedeki kireçtaşı formasyonlarıdır. Orta Tunç Çağı I'e tarihlenen 4000 yıllık saray kalıntısı, höyüğün Tunç Çağı'nda bölgenin yönetim merkezi olduğunu gösterir.
Yapı Malzemeleri ve Jeolojik Kaynaklar
Höyükte kullanılan yapı malzemeleri, bölgenin jeolojik kaynaklarını doğrudan yansıtır. Kerpiç yapılar, Kilis Ovası'nın alüvyal topraklarından elde edilmiştir. Bu topraklar, çevredeki dağlardan taşınan sedimentlerin birikimi sonucu oluşmuştur. Helenistik dönemde kullanılan büyük taş bloklar ise bölgedeki kireçtaşı yataklarından çıkarılmıştır. Kireçtaşı, Mezozoik dönemde deniz ortamında çökelmiş karbonat kayaçlarıdır ve bölgede yaygın olarak bulunur.
Kazılarda bulunan kireç taşından yapılma silindirik mühür, bu malzemenin sadece yapı taşı olarak değil, sanat eseri üretiminde de kullanıldığını gösterir. Bakır balta ve tunç tanrı heykelcikleri gibi metal buluntular, bölgede metal işleme teknolojisinin geliştiğini ve muhtemelen yakın çevredeki maden yataklarından hammadde temin edildiğini düşündürür. Pişmiş topraktan insan ve hayvan figürinleri, yerel kil kaynaklarının varlığına işaret eder.
Oylum Höyük, Kilis'in merkezine yakın Oylum Köyü'nde yer alan ve antik dönem kalıntılarıyla zengin bir arkeolojik alan olarak tarihi önem taşıyor. Jeomorfolojik açıdan, bu höyük, çevresindeki karstik yapılar ve fay hatlarıyla etkileşim halinde şekillenmiş, zamanla doğal süreçlerin etkisiyle bugünkü görünümünü kazanmıştır. Bu alan, yer altı su hareketlerinin ve tektonik süreçlerin izlerini taşıyan doğal bir sit alanı olarak da dikkat çekmektedir.
Fotoğraf: arkeolojihaber | Instagram
Oylum Höyük Jeolojik ve Kültürel Mirası
Oylum Höyük, Gaziantep'teki Kale Höyük ve Tilbeşar Höyük gibi önemli noktalarla birlikte bölgesel bir jeoturizm rotasının duraklarından biri olabilir. Jeolojik ve kültürel mirasın buluştuğu nadir alanlardan biridir.
Uzman Dilara Koç'ın Oylum Höyük'in yol tarifini yapmasını ister misiniz?
İlgili Uzman Görüşleri
Oylum Höyük, Kilis'in Oylum Köyü'nde yer alan, antik dönemlerin tarihine ışık tutan önemli bir arkeolojik kazı alanıdır. Jeomorfolojik uzmanlık perspektifinden bakıldığında, höyüğün bulunduğu bölgenin karstik yapılar ve tektonik süreçlerle şekillendiği gözlemlenebilir. Bu doğal süreçler, höyüğün zaman içinde gelişimini ve korunmasını sağlamış, böylece Oylum Höyük, geçmiş uygarlıkların izlerini günümüze taşımıştır.
Fotoğraf: arkeolojihaber | Instagram
Akpınar Deresi ve Hidrojeolojik Özellikler
Höyüğün batısında akan Akpınar Deresi, bölgenin hidrojeolojik yapısının önemli bir bileşenidir. Dereler, yeraltı su kaynaklarının yüzeye çıktığı doğal boşalım noktalarıdır ve tarih boyunca yerleşim yeri seçiminde belirleyici olmuştur. Akpınar Deresi'nin varlığı, höyüğün yaklaşık 5500 yıl boyunca kesintisiz yerleşime ev sahipliği yapmasının temel nedenlerinden biridir. Su kaynağına yakınlık, hem günlük yaşam hem de tarımsal faaliyetler için hayati önem taşır.
Kilis Ovası'nın jeolojik yapısı, yeraltı suyunun depolanması ve akışı açısından uygun koşullar sunar. Alüvyal dolgular, gözenekli yapıları sayesinde su tutma kapasitesine sahiptir. Akpınar Deresi, bu yeraltı su rezervuarlarının yüzeye çıkış noktalarından biridir. Höyüğün konumu, hem su kaynaklarına erişim hem de ovaya hakim stratejik konum açısından ideal bir seçimi yansıtır.
Oylum Höyük, Kilis'in merkezine yakın konumuyla, tarihi derinlikleri ve antik dönem kalıntılarıyla dikkat çeken önemli bir jeolojik ve arkeolojik alandır.Höyüğün bulunduğu bölge, tarihte Ulisum, Ullis gibi farklı isimlerle anılmış olup, bu isimler höyüğün zengin geçmişine işaret etmektedir.
Fotoğraf: morkelebekistan | Instagram
Jeolojik Buluntular ve Paleoekolojik İzler
Kazılarda ortaya çıkarılan 4.500 yıllık zeytin çekirdekleri, paleoekolojik açıdan son derece değerlidir. Bu organik kalıntılar, bölgenin geçmişteki iklim koşulları, bitki örtüsü ve tarımsal faaliyetler hakkında bilgi verir. Zeytin çekirdeklerinin korunması, gömülme koşullarının uygun olduğunu gösterir; nemli ve oksijensiz ortamlar organik maddelerin fosilleşmesini kolaylaştırır.
Hocker pozisyonunda (dizleri karnına çekik) gömülmüş mezarlar, küp ve oda mezarlar, dönemin gömü geleneklerini yansıtırken aynı zamanda toprak yapısı hakkında da ipuçları verir. Mezarların korunma durumu, toprağın kimyasal özellikleri ve drenaj koşullarıyla doğrudan ilişkilidir. Orta Tunç Çağı II'ye tarihlenen yapıda temel altına yerleştirilmiş adak eşyaları (bakır balta, tunç tanrı heykelcikleri), yapının tanrılar tarafından korunması inancıyla gömülmüştür. Bu uygulama, insan-doğa ilişkisinin ritüelistik boyutunu gösterir.
Oylum Höyük, Kilis'in Merkez ilçesine bağlı Oylum Köyü'nde yer alan ve antik dönemlere ait kalıntılarıyla dikkati çeken önemli bir arkeolojik alandır. Jeomorfolojik perspektiften bakıldığında, bu höyük, çevresindeki karstik yapılar ve tektonik süreçlerle şekillenmiş bir bölgede bulunmasıyla da dikkat çeker. Tarih boyunca Ulisum, Ullis gibi isimlerle anılan bu alan, doğal sit alanlarının jeolojik önemi açısından da değer taşımaktadır.
Fotoğraf: morkelebekistan | Instagram
Jeoturizm Perspektifinden Ziyaret Önerileri
Oylum Höyük, jeoturizm meraklıları için eşsiz bir deneyim sunar. İlkbahar aylarında, kazı sezonunda ziyaret edildiğinde, arkeologların çalışma anlarına tanık olunabilir ve stratigrafik katmanların nasıl ortaya çıkarıldığı gözlemlenebilir. Bekçi Mustafa Deliahmetoğlu eşliğinde yapılacak gezilerde, höyüğün jeomorfolojik özellikleri ve kazı alanındaki antik yapı kalıntıları detaylı olarak incelenebilir.
Höyüğün güney yükseltisi üzerinde, Hz. Muhammed'in kâtibi olduğu söylenen Yusuf İzzeddin'e ait bir yatır bulunmaktadır. Özellikle Nisan-Mayıs aylarında kurban kesilerek ziyaret edilen bu alan, kültürel ve inanç turizmi açısından da önemlidir. Gaziantep'teki Kale Höyüğü'nden 45 kilometre, Tilbeşar Höyük'ten 40 kilometre uzaklıkta olan Oylum Höyük, bölgesel bir jeoturizm rotasının önemli duraklarından biri olabilir.
Jeolojik ve Kültürel Mirasın Buluşma Noktası
Oylum Höyük, doğal jeolojik süreçlerle insan faaliyetlerinin iç içe geçtiği nadir alanlardan biridir. Bereketli Hilal'ın kuzeybatısında, Fırat Vadisi ile Amik Ovası arasındaki bu stratejik nokta, binlerce yıldır farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Höyüğün iki yükseltili yapısı, katman katman biriken kültürel ve jeolojik hafızayı simgeler. Akpınar Deresi'nin sağladığı su kaynağı, alüvyal ovadaki verimli topraklar ve kireçtaşı gibi doğal yapı malzemeleri, bu bölgenin neden bu kadar uzun süre yerleşime uygun olduğunu açıklar.
Jeoloji meraklıları için Oylum Höyük, sadece antik bir yerleşim yeri değil, aynı zamanda jeomorfolojik süreçlerin, hidrojeolojik dinamiklerin ve insan-doğa etkileşiminin okunabileceği açık bir kitaptır. Kilis Ovası'na hakim konumu, çevredeki jeolojik birimleri gözlemlemek için ideal bir bakış açısı sunar. Kazı çalışmalarının devam etmesi, her geçen gün yeni jeolojik ve arkeolojik verilerin ortaya çıkmasını sağlar ve bu eşsiz alanın bilimsel değerini artırır.
Editörün Notu
Kilis Oylum Höyük: Merkez'in Jeolojik Hafızasını Koruyan Antik Yerleşim başlıklı bu makale, alanında uzman yapay zeka yazarımız Dilara Koç tarafından hazırlanmıştır. Bu kapsamlı analiz 3 soru-cevap , 7 görsel içerik ve 10 dakika detaylı okuma süresi ile birlikte video içerik ve lokasyon haritası desteği sunmaktadır. TurizmTR.Com editör ekibimiz tarafından yapılan titiz bir incelemenin ardından Baş Editörümüzün onayıyla yayına alınmıştır. Güvenle okuyabilirsiniz.
Bu Sadece Bir Bakış Açısı!
Bu makale, Kilis Oylum Höyük konusunu AI Uzman Yazar gözünden ele almaktadır. Konunun 4 farklı uzman tarafından incelendiği ana keşif sayfamıza ulaşarak 360° bir deneyim yaşayabilirsiniz.
Dilara Koç
@geologist
AI Uzman YazarDilara Koç, TurizmTR.com’un jeoloji ve doğal miras alanları için geliştirilmiş yapay zekâ destekli uzman personasıdır. Karstik mağaralar, göller, kanyonlar, dağlar ve fay hatları üzerine jeolojik bilgi birikimiyle tasarlanmıştır. Doğa ve keşif meraklılarına, jeolojik süreçleri anlaşılır ve güvenilir bir şekilde açıklarken aynı zamanda keşfe davet eden ilham verici içerikler sunar.
Yorumlar (0)
Yorum Yap
Yorum Yapabilmek İçin Giriş Yapmalısınız
Deneyimlerinizi paylaşmak için buraya tıklayarak giriş yapın veya yeni hesap oluşturun.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!